Connect with us

RAPORLAR

SPD ‘nin yeni raporu: Su Güvenliği Çevreden Başlar

Yayınlandı

on

Su güvenliği ve çevre güvenliği, sürdürülebilir kalkınma ve insan sağlığı açısından birbirine sıkı sıkıya bağlı iki önemli kavramdır. Su güvenliği, insanların yeterli, erişilebilir ve temiz suya ulaşabilmesini ifade ederken; çevre güvenliği, doğal kaynakların korunması, ekosistemlerin sürdürülebilirliği ve çevresel risklerin azaltılmasını kapsar. Bu iki alan, özellikle iklim değişikliği, kirlilik ve doğal afetler gibi tehditler karşısında birbirini doğrudan etkiler.

Kirli ve korunmayan çevreler, su kaynaklarının da kirlenmesine yol açar. Tarımda kullanılan kimyasal ilaçlar, endüstriyel atıklar ve evsel atık sular, yer altı ve yer üstü su kaynaklarını tehdit eder. Bu durum, hem içme suyu kaynaklarının azalmasına hem de suyla bulaşan hastalıkların artmasına neden olur. Dolayısıyla çevre güvenliğinin sağlanmadığı bir durumda, su güvenliğinden söz etmek mümkün değildir.

Aynı şekilde, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı çevre güvenliğini destekler. Ormanların korunması, sulak alanların yönetimi ve iklim dostu tarım uygulamaları hem suyun verimli kullanımını sağlar hem de çevresel dengenin korunmasına katkı sunar.

Sonuç olarak, su güvenliği ve çevre güvenliği bir bütünün parçalarıdır. Bu alanlarda alınan her önlem, diğerini olumlu etkiler. Etkili çevre politikaları, temiz suya erişimi kolaylaştırırken; sağlıklı su yönetimi de çevrenin korunmasına hizmet eder. Bu nedenle, sürdürülebilir bir gelecek için her iki alana bütüncül yaklaşımla yatırım yapılması büyük önem taşır.

Su Politikaları Derneği bu önemli konuyu araştırma dizisinin son raporunda ele aldı. Dursun Yıldız ve Dr. Hasan Hüseyin Doğan tarafından hazırlanan raporda bu konu birçok yönüyle incelendi.

Okumaya devam et
Yorum atmak için tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Copyright © 2016 Su Politikaları Derneği Tüm Hakları Saklıdır.