Yayınlandı
4 ay önceon
Yazar
Dursun YıldızDursun Yıldız
Hidropolitik Akademi Direktörü
22 Haziran 2025
Ankara ili yağış rejimine ve toplam nüfusuna bağlı olarak kişi başına yağışın en düşük olduğu illerimizden biridir. Bu yağışlar son dönemde daha da düzensizleşmiştir. Ankara’daki Barajların su havzaları bu su yılının başından bu yana çok az yağış almış, bu da barajlardaki ortalama doluluk oranlarını düşürmüştür. ASKİ Genel Müdürü Memduh Aslan Akçay, 19 Haziran 2025 te yaptığı basın açıklamasında “224 milyon metreküp su var ama hiç su gelmemiş gibi onu bölerseniz, yaklaşık olarak 170-180 gün civarında bizi götürebilecek su var gibi görünüyor. Ama o da hiçbir su gelmezse, sadece rezervleri kullanırsak.” demiştir.Ankara Barajlarına yıllara göre giren su miktarları 150 milyon m3 ile 661 milyon m3 arasında değişmektedir. Bu değişkenlik Ankara’ya kaliteli su arz güvenliğini zorlamaktadır. Ankara’nın 4 sene sonra ilave su talebi olacak ve Ankara’da, su temininin ekonomisi, kalitesi bügünden çok daha önemli bir konu haline gelecektir.
İklim değişikliği etkisi, artan nüfus,artan su talebi nedeniyle Ankara’nın miktar olarak su ihtiyacı artmaktadır. Ankara Master Planı 2054’e göre 2029 yılından itibaren Ankara’ya ilave su temini gereklidir. Ayrıca bu dönemde İvedik İçmesuyu Arıtma ve Tatlar Atıksu Arıtma tesislerinde kapasite arttırma, içmesuyu şebekesi değişimi ve yağmursuyu toplama ve uzaklaştırma hatları gibi ek yatırımlar da gerekecektir. Ayrıca uzmanlar yağışlarda 2030’a kadar azalma olacağını tahmin etmektedir. Ankara iki yıl üst üste çok kurak dönem yaşaması durumunda su güvenliği konusunda önemli zorluklar yaşayabilir. Tüm bu nedenlerle Ankara’nın mevcut suyunun en verimli şekilde kullanılması ve yönetilmesi gereklidir
Ankara’da suyun adaletli kullanım dengesi bozulmuş
ABB’nin verilerine göre toplam abonelerin % 16’sı yani 263 000 abone Ankara’nın suyunun %40 ını tüketiyor. Abonelerin sadece %1,8’i de suyun %13’ünü tüketiyor. Bu durum Ankara’da su kullanımında büyük bir dengesizliğin oluştuğunu ortaya koymaktadır.
Su bir insan hakkı olarak kabul edilmeli ve kamu hizmeti anlayışı ile temin edilmelidir. Su bedelini ödeme güçlüğü çeken kesimlere ise bedelsiz bir şekilde sağlanmalıdır. Bunun için su yönetiminde suya erişimde adalet ,dengeli su dağıtımı ve tam verimlilik anlayışı esas alınmalıdır. Bu tür eşitsizlikler su yönetiminde tüm kesimlere adil su temin edilmesini zorlaştırmaktadır.
Yeni Master Plana göre 2029’dan itibaren Ankara’ya ilave su Kızılırmak’tan getirilecek.
ASKİ tarafından hazırlatılan Ankara İli İçmesuyu, Atıksu ve Yağmursuyu Yönetimi Master Planı çalışmaları 2020 yılında başlamış ve son aşamaya gelmiştir. Ankara Master Plan Çalışması, hedef yılı 2054 e kadar Ankara’nın büyüme ve gelişmesine paralel artış gösteren içmesuyu ve atıksu yönetimi için sürdürülebilir bir yol haritası sunmaktadır. Bu Master Plana göre Ankara’nın miktar olarak su ihtiyacı artmakta olup 2029 yılından itibaren Ankara’ya ilave su temini gerekecektir. Ankara İli İçmesuyu Atıksu ve Yağmursuyu Yönetimi Master Planında Ankara metropol kentin 2030, 2040 ve 2054 yılları su ihtiyacının mevcut kaynak kapasiteleri ile karşılanamadığı yer almaktadır. Bu plan çalışmasında Ankara için yerüstü su potansiyellerinin tüm ara yıllar için de ihtiyacı karşılayıp karşılamadığı incelenmiş ve 2029 yılından itibaren ilave kaynak ihtiyacı olduğu tespit edilmiştir.
Master Plandaki Alternatif: Kızılırmak Suyu
Kesikköprü Barajı’ndan Ankara’ya 167 hm³/yıl su tahsisi bulunmaktadır ve bu miktar 1. merhale iletim hattı ile temin edilmektedir. Yeni Master Planda, “Metropol kent için halihazırda planlanmış olan Kesikköprü Barajı 2. merhale su temin sisteminin hamsu ,ihtiyacını giderebilecek kapasitede olduğu ve bu sistemin bir alternatif olarak değerlendirildiği yer almaktadır. Kesikköprü 2. merhale su temin sisteminin inşa edilmesi ile bu barajdan yılda 333 milyon m3 daha suyun alınması planlamıştır. Bu durumda tüm barajlardan alınabilecek toplam içme suyu miktarı yaklaşık yıllık 996 milyon mᵌ olmaktadır. DSİ tarafından hazırlanan Raporlarda Kızılırmak suyunun içme ve kullanma için kalitesinin yetersiz olduğu yer almıştı. Yoğun sülfat içeren bu su halen diğer sularla %40 oranının altında karıştırılıp(paçallanarak) İvedik arıtma tesisinde arıtıldıktan sonra şebekeye verilmektedir.
ASKİ Genel Müdürü Sn Akçay son basın toplantısında Kesikköprü Barajı’ndan dördüncü hattın yapılmasının söz konusu olduğunu belirterek, Ankara’nın su geleceğinin Kızılırmak suyuna bağlı olacağını açıklamıştır. Bu alternatif Master Planda da alternatif olarak yer almaktadır. Kesikköprü Barajından Ankara içme ve kullanma suyu için alınan Kızılırmak suyu sülfat, sodyum ve klorür oranı yüksek olup standart içme suyu limitlerine yaklaşmakta veya sınırları zorlamaktadır. İvedik Arıtma Tesisleri teknik olarak Kızılırmak suyunun arıtılarak içmesuyu standartlarına uygun hale getirilmesine uygun değildir. Ayrıca Kızılırmak suyunun Kesikköprü Barajından Ankara’ya iletilmesi için yaklaşık 5 ayrı pompa istasyonundan toplam 700 m. pompaja ihtiyaç vardır. Bu da suyun birim enerji maliyetini çok arttırmaktadır. Tüm bu nedenlerle Ankara’nın mevcut suyunu Kızılırmak suyuna en az ihtiyaç duyacak şekilde en verimli şekilde kullanmak bir tercih değil büyük bir zorunluluk olmuştur.
Ne yapılmalı ?
Ankara’da hem su yönetimi anlayışı hem de su tüketimi alışkanlıkları yeniden gözden geçirilmelidir. Biz Su Politikaları Derneği olarak yıllar önce Ankara’nın dönemsel kuraklıklara karşı kaliteli su güvenliği açısından kırılgan olduğunu ve Ankara’da su sorununun miktar olarak değil ama kalite olarak ortaya çıkabileceğini belirtmiştik.Bu kapsamda Ankara’da Arz ve talebin birlikte yönetilmesi gerektiğini ifade etmiştik. Bu yıl yaşanan meteorolojik kurak bir dönemin sonrasında bu tehdit tekrar gündeme gelmiş durumdadır.
Ankara’da mevcut barajlar iki yıl üst üste gelen kurak dönemi karşılayamıyor. Bunun için başka bir havzadan Çamlıdere Barajına Gerede Tüneli ile su aktarılıyor Ankara’ya ilave temiz su gelebilecek tek havza Gerede Çayı Havzası. Buradaki Işıklı Regülatörü yerine bir baraj yapılırsa ve havza kirletilmeden temiz tutulursa Çamlıdere Barajı temiz su ile daha çok beslenebilir. Çamlıdere Barajının aktif rezervuar hacmi yaklaşık 1 milyar m3 ‘tür. Bu hacim Ankara’ya yaklaşık 2 yıl kesintisiz su temin edecek büyüklüktedir.
Ankara özelinde kuraklığa alınacak en acil tedbir mevcut suyun en verimli şekilde kullanılmasına yönelik denetimlerin arttırılması ,ikinci acil tedbir de şebekedeki kayıp kaçak oranının metropol ilçelerden başlayarak hızla azaltılmasıdır. Bunun yanısıra Gerede sisteminden Çamlıdere Barajına gelen suyun miktarının arttırılmasına yönelik alternatifler araştırılması da gereklidir. Ankara uzun dönemdir geçmekte geç kaldığı Su’da Talep yönetimine hızla geçmeli ve “ANKARA SU GÜVENLİĞİ SEFERBERLİĞİ” başlatmalıdır. Suda Talep yönetiminde idarenin suyu en etkili şekilde yönetmesi ve abonelerin de suyu en verimli şekilde kullanması gerekmektedir. Bu yapılırken insani su hakkı kapsamındaki ücretsiz su temini ve yoksulların suya ulaşma hakkı en üst seviyede korunmalıdır.
Bu konuda su kullanıcılarını da içine alan kapsamlı müdahaleler yapılmaz ise Ankara su güvenliği açısından yetersiz ve dirençsiz hale gelecektir.