24 Aralık 2024 tarihinde 3. Kez toplanan Ulusal Su Kurulunun aldığı kararlar arasında Fırat Dicle havzasında iklim değişikliğinin sonuçlarının araştırılması ile ilgili olan karar dikkat çekti.
Ulusal Su Kurulu yaptığı üçüncü toplantısında Türkiye’nin su gündemine yönelik birçok konuyu ele alarak karara bağladı.Bunların arasında Su Kanunu Taslağı ve Taşkın Kanunu Taslağı’nın TBMM’ye sunulması için sürecin başlatılması,Fırat ve Dicle Havzası iklim değişikliğinin su kaynaklarına etkisinin tespit edilmesi,Ulusal Su Planı Taslağının nihai hale getirilmesi gibi kararlar yer aldı.
Bu kararlardan “Fırat ve Dicle Havzası iklim değişikliğinin su kaynaklarına etkisinin tespit edilmesi” kararı dikkat çekti
Bu konuda Su Politikaları Derneği başkanı Su Politikaları Uzmanı Dursun Yıldız Şu açıklamayı yaptı
Fırat Dicle havzası Havza alanı yaklaşık olarak 17.779.202 hektardır (ha). Havzanın Türkiye alanına oranı %22,69’dur. Bu havza ülkemizde toplam ortalama yıllık akış miktarının yaklaşık %30’unu oluşturmaktadır. Bir diğer deyişle ülkemizde akışa geçen su miktarının yaklaşık %30’u bu havzamızda oluşmaktadır. Bu havzamızın en büyük iki nehri olan Dicle ve Fırat nehirlerinin yıllık toplam akış miktarı ise yaklaşık 55 milyar m3 tür.
Fırat ve Dicle nehirleri sınıraşan nehirler olup ülkemiz için ekonomik olduğu kadar stratejik öneme de sahiptir.Fırat ve Dicle nehirleri ülkemizin en büyük suya dayalı entegre kalkınma projesi olan GAP’ın ana su kaynaklarını oluşturmaktadır.
Gerek GAP’ın ana su kaynakları oluşu gerekse sınıraşan su özelliği taşıması Fırat ve Dicle nehirlerinin iklim değişikliğinden nasıl etkilendikleri konusunu önemli kılmıştır. Bu önem nedeniyle bugüne değin gerek ilgili kurum ve kuruluşlar gerekse üniversiteler bu konuda Yüksek Lisans, Doktora tezleri hazırlatmış, akademisyenler ve uzmanlar tarafından raporlar ve makaleler yayınlamıştır.
Dicle ve Fırat havzasının su kaynaklarının iklim değişikliğinden nasıl etkileneceği hususu AB’nin Cascades projesinde de incelenmiş ve 4 yıl süren projenin nihai raporu 2023 yılında yayınlanmıştır.
Bu konuda SPD Hidropolitik Akademi tarafından da çalışmalar yapılmış ve iki makale ve bir de rapor yayınlanmıştır. Bu raporda Fırat Nehri ana kolu üzerindeki enerji barajlarımızın enerji üretimlerinde yıllara bağlı tedrici olarak oluşan azalmaya dikkat çekilmiştir.
Fırat ve Dicle havzasında iklim değişikliğinin su kaynakları üzerine etkisi konusunda gerçekleştirilen araştırmaların büyük bir çoğunluğunda iklim değişikliğinin Fırat ve Dicle nehri akımlarını azaltacağı yönünde sonuçlar yer almıştır.
Hidropolitik açıdan vizyoner bir karar
Bu konu bugüne kadar yapılan çalışmaların sonuçları üzerinden değerlendirildiğinde Ulusal Su Kurulu’nun teknik-ekonomik olduğu kadar hidropolitik açıdan da vizyoner ve çok yerinde bir karar aldığı görülmektedir.
Ulusal Su Kurulu’nun Fırat ve Dicle Havzası iklim değişikliğinin su kaynaklarına etkisinin tespit edilmesi kararı hem ülkemizin çıkarları hem de bölgenin su güvenliği ve istikrarı açısından çok önemlidir.
Türkiye’nin su yönetimindeki en üst kurulunca alınan bu karar sonrasında bugüne kadar yapılan çalışmalar da dikkate alınarak yeni bir tespit yapılacaktır. Sınıraşan su havzalarındaki iklim değişikliğinin sınıraşan suların yönetimine etkisi uzun zamandır Birleşmiş Milletlerin de gündemindedir. BM nin ilgili bölümleri tarafından Dünyada sınıraşan su havzalarındaki anlaşmaların ve su yönetiminin iklim değişikliği etkilerine adaptasyonu ile ilgili çalışmalar sürdürülmektedir. Son 10 yıldır bu konuda birçok uluslararası toplantı düzenlenmiş ve raporlar yayınlanmıştır.
Fırat ve Dicle havzasındaki iklim değişikliğinin su kaynaklarına etkisi çalışması yakın gelecekte bölgede ortaya çıkabilecek su yönetimi sorunlarına önceden müdahale imkanı tanıyacaktır. Bu havzada yaşanan iklim değişikliğine uyum konusunda havza ülkeleri arasında işbirliğine ihtiyaç bulunmaktadır. Bu konuda yapılacak çalışmanın bulguları ile bu işbirliğine yönelik adımların atılması da hızlanabilir.
Ayrıca bu tespitlere dayanarak Fırat Dicle havzasını iklim dirençli yapabilmek için bölge ülkelerinde su yönetiminin güçlendirilmesi ,sınıraşan su işbirliğinin desteklenmesi , iklim finansmanı gibi konular da gündeme gelecektir.
teşekkürler. İklim değişiminin etkisi bütün havzalarımız için yapılmalı ve güncellenmeli. Bu paket proje içerisinde Fırat ve Dicle bölümü elbette daha kapsamlı incelenmeli.
Hamza Özgüler
Aralık 27, 2024 at 5:49 am
teşekkürler. İklim değişiminin etkisi bütün havzalarımız için yapılmalı ve güncellenmeli. Bu paket proje içerisinde Fırat ve Dicle bölümü elbette daha kapsamlı incelenmeli.