RAPORLAR

SPD Başkanı Yıldız: Ergene’nin Kirlilik Yönetimi Planı  tekrar ele alınmalı

13 Mart 2024

2011’de derin deşarj uygulaması başlayacağına dair proje açıklanan Ergene Nehri hala temizlenemedi. Nehrin suyunun hala kirli aktığı ve  halk sağlığına kadar birçok probleme neden olabileceği ileri sürülüyor

Ergene Havzasının kirlilik yükünü toplayıp derin deniz deşarjı ile Marmara denizine ulaştıran bir sistem var. 2011 ‘de yayınlanan Ergene Havzası Koruma Planında Organize Sanayi Bölgelerinin (OSB) ileri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi çıkışlarının Derin Deşarj Projesi ile birlikte Marmara’ya aktaracağı belirtildi.Bu proje bütünüyle devreye alındığında suyun 3. sınıf kaliteli bir sulama suyu olarak Marmara’ya bırakılacağından söz edilmişti.

Bu proje kapsamında biyolojik olarak azot ve fosfor gideren en ileri teknoloji seçilerek Kırklareli merkez, Vize, Pınarhisar, Babaeski, Lüleburgaz; Tekirdağ’da Muratlı, Çorlu, Çerkezköy, Saray,  Hayrabolu,  Malkara; Edirne’de Uzunköprü ve Keşan’a 13 tane ileri biyolojik arıtma tesisleri kuruldu.

Tamamına yakını Ergene Havzasında yer alan Çerkezköy OSB,Çorlu Deri OSB ve Islah OSB’lerin (Ergene1 ,Ergene 2 ,Velimeşe ,Türkgücü,Yalı Karaağaç,Veliköy) atık sularının ileri biyolojik arıtma uygulandıktan sonra derin deşarj boru hattı ile Marmara Denizine verilmesi düşünülmüştü. Projenin büyük bölümü tamamlandı.

2023 yılının Mayıs ayında yapılan ölçümlerde 3`üncü derece kirli çıkan Ergene Nehri`nin eylül ayı sonundaki analizde ise kirlilik derecesi 4`üncü dereceye çıkarak en kirli su seviyesine yükseldiği açıklandı . Ergene nehrinde yapılan su kalitesi ölçümlerinde elde edilen sonuçlar kalitenin mevsimsel olarak değiştiğini gösteriyor.

2023 yılında Uzunköprü mevkiinde yapılan ölçümler kimyasal oksijen ihtiyacı, azot, fosfor yükleri açısından nehrin o bölgesinde kirliliğin arttığını, kıta arası su kalitesi yönetmeliğine göre de 4`üncü sınıf su kalitesine düştüğü, yani en kirli su kalitesine düştüğünü gösterdi.

Sonuç olarak nehirdeki kirlilik arıtma tesisleri tamamlanmasına rağmen beklenen noktaya gelmedi. Bunun nedeni nehire bazı noktasal kirlilik kaynaklarından deşarj yapılması ve arıtma tesislerinin ekonomik nedenlerden dolayı işletilmemesi olabilir.

Bu durumun nehir boyunca yapılacak incelemelerle tespit edilmesi  ve arıtma tesislerinde kontrollerin arttırılması gerekiyor. Nehirdeki kirlilik yükünde tespit edilen mevsimsel değişiklikler su kalitesinin sürekli olarak kontrol edilmesi gereğini ortaya koyuyor.

Ayrıca Ergene Projesi kapsamında  OSB’lerdeki atıksu tesislerinin  arıtma kademesi yükseltilmeli ve çıkışlarına dezenfeksiyon üniteleri yerleştirilmelidir. Uzmanlar  herbir tesisin farklı kirlilik karakteri taşıyan sularının sınıflandırılarak arıtılması durumunda %50 düşük maliyetle tesiste tekrar kullanmak üzere geri dönüştürülebileceğini ileri sürüyor.Tüm fabrikalardan toplanan atık suların birbirine karıştırılıp  paçal yapılarak arıtma tesislerine getirilmesi durumunda ise ileri arıtma maliyetinin çok yüksek olabileceği belirtiliyor.

Bu kapsamda Ergene Kirlilik yönetimi planı  tekrar ele alınıp değerlendirilmelidir.



Meriç Nehrinden Ergene’ye Su aktarımı çözüm olur mu ?

Meriç Nehri’nden alınan su doğrudan 13 kilometrelik su kanallarıyla Ergene Nehri’ne akıtılarak tarımsal faaliyette kullanılıyor   Meriç Nehri’nin suyu ile bir diğer yandan da Ergene Nehri’nde oluşan kirlilik yükünün azaltılmasına çalışılıyor. Ancak bu  aktarma sorunun kök nedenini ortadan kaldırmaya yönelik değil  kirliliği azaltmaya yönelik bir çaba. Bu aktarma ile Ergenenin kirlilik sorunu ortadan kalkmaz hatta kirlilik konusunda alınacak önlemler zayıflayabilir etkileri azalabilir.

Ergene nehri nin ana koluna karışan birçok yan kol var .Buralardan gelebilecek olan noktasal ve yayılı kirlilik yükleri de kontrol edilmeli Bu nedenle  Ergene nehrinin kirlilik probleminin çözümü Meriç – Ergene havzasının bütüncül bir şekilde  ele alınarak  su kalitesinin yönetilmesinden geçiyor.

Bugüne kadar daha çok ana kolda  alınan tekil önlemler yetersiz kalıyor. Sorunun sürdürülebilir çözümü için  havza ölçeğinde etkin bir su kalitesi yönetimine ihtiyaç var .Bu nedenle bu kapsamda Ergene Kirlilik Yönetim planı tekrar ele alınıp değerlendirilmelidir.

Ergene nehrindeki kirliliğin önlenmesi  için uygulanan proje ve  altyapı çok önemli. Ancak bu projenin  tüm havza ölçeğinde  radikal bir su kalitesi yönetimine ihtiyacı var.

Su kalite özellikleri

1`inci sınıf:Yüksek kaliteli su. İçme suyu olma potansiyeli yüksek olan yüzeysel sulardır. Yüzme gibi vücut teması gerektirenler dahil rekreasyonel maksatlar, alabalık ve diğer hayvan üretimi ile çiftlik ihtiyacı için kullanılabilir niteliktedir.

2`nci sınıf:Az kirlenmiş su. İçme suyu olma potansiyeli olan yüzeysel sulardır. Rekreasyonel maksatlar ve alabalık dışında balık üretimi için kullanılabilir. Mer`i mevzuat ile tespit edilmiş veya kalite kriterlerini sağlamak şartıyla sulama suyu olarak kullanılabilir.

3`üncü sınıf:Kirlenmiş su. Gıda, tekstil gibi nitelikli su gerektiren tesisler hariç olmak üzere, uygun bir arıtmadan sonra su ürünleri yetiştiriciliği için kullanılabilir nitelikte su ve sanayi suyu

4`üncü sınıf: Çok kirlenmiş su. Sınıf 3 için verilen kalite parametrelerinden daha düşük kalitede olan ve üst kalite sınıfına ancak iyileştirilerek ulaşabilecek yüzeysel sulardır

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.