İlker Özel
İnş Müh
DSİ Emekli Genel Md.Yrd
SPD Üyesi

Değerli okurlar; mutlaka yerel veya ulusal haber kaynaklarında görmüşlerdir. Menderes, Orta Nilüfer, Meriç ve daha pek çok akarsularda tehlikeli boyutta gün geçmesin ki kirlilikten bahsedilmesin. Bu kirlenmeler katı atıklarla olsa belki hafifletici bir savunma ile geçiştirilir, genel temizlikte halledilir, sıkıntı ortadan kalkar. Ama ne yazık ki bu tarz kirletme söz konusu değildir.

Unsurlar maalesef kimyasallar, akrilik boyalar, asit karışımları ve diğer kanserojen atıklar. En büyük sıkıntı akarsu yatağının kirlenerek bulaşık bezi şekline dönüşmesi ve bir daha önlem alınsa bile eski haline dönememesidir.

Son günlerde Manisa’nın yakınlarındaki Derbent vadisinden geçen Karacaali deresinin kirliliği. İlgili yazıyı yukarıya kopyaladım. Derbent kanyonu inanılmaz güzelliktedir. Turizm açısından da çok önemlidir.

Aşağıdaki fotoğraflar B. Menderes nehrinin kirliliğini göstermektedir. Bu kirlilik ve diğer akarsulardaki kirlenmeler; hali hazır ve gene ileriye dönük içme ve kullanma suları, sulama da kullanılan, kullanılacak suları da tehlikeye sokmaktadır.

SU POLİTİKALARI DERNEĞİ (SPD); Bu çok önemli konuyu hazırladığı raporlar ve yaptığı açıklamalarla çok sık olarak gündeme getirmektedir. Ancak bazı tedbirler ve teşvikler olmasına rağmen istenilen sonuç elde edilememiştir. Kanaatimce senelerdir uygulamalardaki konulara yumuşak bakış, olayın artarak bugünlere gelmesine sebeptir.

Ne yapılmalıdır? Bu konuyu daha detaylı düşünmeliyiz. Aksi halde geri dönüşü olmayan yola girilecektir. Arıtma sistemlerinin girdileri, işletme maliyetlerine büyük etkendir. Ancak 2014 yılında çıkartılan bir yönetmelikle atıksu arıtma tesislerindeki elektrik maliyetinin yarısı devlet tarafından karşılanmaktadır. Şimdi bu teşviğin arttırılmasına yönelik çalışmalar yapılıyor. Yasa çıktı yönetmelik hazırlanıyor.
TEŞVİKLER ARTIYOR ,Bundan sonrası Radikal Tedbir olmalı
Bu yılın temmuz ayında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, arıtılmış atıksuyunu yeniden kullanan tesislerin atıksu arıtma tesisi enerji teşviki kapsamında desteklenmesine yönelik yeni düzenlemeler getirdi. Bu kapsamda 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 29. maddesinin üçüncü fıkrasında bir dizi değişiklik gerçekleştirildi. Bu kapsamda ileri arıtma teknikleri ile arıtılmış atıksuyu yeniden kullanan kuruluşlara yüzde 100’e varan geri ödeme imkanı sağlanacağı bildirildi.
Mevcut uygulamada; tesisler bir önceki yıl atıksu arıtma tesislerinde kullanmış oldukları ve ödemesini yapmış oldukları elektrik faturalarını Bakanlığa ibraz edebiliyor ve bu tesislere %50’sine kadar geri ödeme yapılıyordu. Bu kapsamda şimdiye kadar yaklaşık 793 Milyon TL geri ödeme yapılmış.
Kanunda yeni yapılan değişiklikle teşvikin kapsamı 2 katına kadar çıkarıldı. Atıksu arıtma tesislerinde uygulanan %50’sine kadar geri ödeme oranı ileri arıtma teknikleri ile arıtılmış atıksuyu yeniden kullanan kuruluşlara, yeniden kullanım oranına göre yüzde yüze kadar teşvik verilebilecek. Bakalım bu teşviğin etkisi ne kadar olacak?Ben de merak ediyorum

Daha Fazla Geç Kalmadan Tedbirler de Arttırılmalı !
Sularımızın arıtılması ve arıtılmış atık su kullanımının arttırılmasına yönelik teşvik çalışmaları var . Bunlar gibi teşviklere rağmen atıksu arıtma tesislerinin düzgün işletilmemesi ve su ve toprak kaynaklarının kirletilmeye devam edilmesi daha radikal tedbirlerin uygulanmasını gerekli kılar . Artık denetimlerin daha sıkı yapılması ve yaptırımların uygulanması gerekir.
Su kalitemizin korunması ve kirlenmenin azaltılması kapsamında aşağıdaki husuları görüş olarak sunmak istiyorum.
- Akarsu ve göl yakınlarına kesinlikle kimyasal atık deşarj edecek tesis kurulma izni verilmemeli,-+
- Arıtılmış evsel atık sular tarımsal sulamada kullanılmadan önce Atıksu Arıtma Tesisleri çıkışına yerleştirilen dezenfeksiyon ünitelerinden geçirilmeldir.DSİ Genel Müdürlüğü tarafından arıtılmış atık suyun sulamada kullanılmasına imkan sağlayacak üniteler projelendiriliyor ve uygulanıyor. Arıtılmış atık suyunun sulamada kullanılması düşünülen tesislere bu üniteler ilave edilmelidir.
- Atıksuların alıcı ortama deşarj standartlarının, alıcı ortamdaki çevresel kalite standartları dikkate alınarak belirlenmeli
- Yeraltısularını kirleten işletmelerin su tahsisleri kısıtlanmalı
- Özellikle sanayi işletmelerinin atık su arıtımları ve bu suyu tekrar kullanmaları teşvik edilmeli
- Organize Sanayi Bölgelerinde arıtılmış atık suyun çevrimiçi kullanımına yönelik olarak teşvik programları uygulanmalı
- Ekosistemin bütüncül korunması bakımından, sular ile birlikte bu sularla etkileşim içerisinde olan karasal alanlarda faaliyet gösteren sanayi tesislerinde, bütünleşik kirlilik önleme ve kontrol, temiz üretim, mevcut en iyi teknikler ve en iyi çevresel uygulamalara öncelik verilmeli
İlker Özel
İnş Müh
DSİ Emekli Genel Md. Yrd.
Kategoriler:Atıksu Arıtma, Çevre Güvenliği