
5 Aralık 2022
1 Aralık 2022 tarihinde Zafer Gazetesinden TAYLAN İNAN GÜLKANAT’a konuşan SPD Başkanı Dursun Yıldız su yönetiminin bugünü ve geleceği ile ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu ;
“Su ve sağlıklı çevre bir canlı hakkıdır. Su, kamu hizmeti anlayışı ile iyi yönetilmesi gereken bir doğal kaynaktır.” diyen Yıldız “SU, BİR ULUSAL GÜVENLİK MESELESİ AMA HALA SİYASETİN GÜNDEMİNDE YETERİNCE YER ALMIYOR “ açıklamasını yaptı.
Suyun genellikle çok bilinçsiz kullanıldığını vurgulayan Yıldız “Su israfının çokça gündeme geldiği bir dönemde yaşıyoruz. Suyu nasıl kullanmalıyız? Su İsrafını nasıl en aza indirebiliriz? sorularının cevaplarına yönelik aşağıdaki açıklamaları yaptı;

Bunun için önce su kullanımı alışkanlıklarımızı gözden geçirmeli ve değiştirmeliyiz. Su yöneticileri ise su yönetim anlayışlarını revize etmek zorundalar. Yani bu konuda radikal bir düşünce değişikliğine ihtiyacımız var. Yasal ve kurumsal altyapımızı da hızla düzenlemeliyiz. Politikacılar, su gibi ulusal güvenliğimizi ilgilendiren konularda gündelik kısır siyasi çekişmeleri bırakıp, toplumsal ve ulusal çıkarlarımızı ön plana çıkarmak zorundalar. Tarım ve Orman Bakanımız sayın Vahit Kirişçi 2 gün önce DSİ‘nin düzenlediği bir çalıştayda suyun bir ulusal güvenlik meselesi olduğunu açıkladı. Bu yaklaşım çok doğru ama su ile ilgili sorunlar hala siyasetin gündeminde yeterince yer almış değil. Su israfını önlemek bazı adımların atıldığını görüyoruz. Su israfının önlenmesi için kurumsal ve yasal eksiklikleri hızla gidermeye çalışırken, bir yandan da toplumsal olarak bir su kullanım bilinci seferberliği başlatmamız gerekir “değerlendirmelerinde bulundu.
“SU ZENGİNİ BİR ÜLKE DEĞİLİZ”

Ülkemizin yarı kurak bir iklim kuşağında yer alan ve su kaynakları eşitsiz dağılmış olan bir ülke olduğunu söyleyen Yıldız “Yağışlarda da gerek yere gerek mevsimlere göre, önemli miktarda değişkenliklerin yaşandığı bir ülkeyiz. Son dönemde olduğu gibi Menderes, Gediz havzası, Gaziantep, Urfa, Güney Marmara gibi bazı bölgelerimizde bölgesel kurak dönemler yaşıyoruz. Ayrıca Su kaynaklarımızın yoğun olduğu bölgelerimiz ile nüfusumuzun yoğun olduğu bölgeler farklı. Kişi başına düşen su kaynakları konusunda “su zengini” bir ülke değiliz. Suyu çok dikkatli kullanmadığı takdirde yakın gelecekte bölgesel su sorunları yaşayan bir ülke konumuna düşebiliriz” diye konuştu.

Toplam nüfusunun yaklaşık %78’inin büyükşehir belediye sınırları içinde ikamet ettiğini hatırlatan Yıldız “Bu nüfusun içme ve kullanma suyu temini ve çevre sağlığı hizmeti büyükşehirlerdeki Su ve Kanalizasyon İdareleri Genel Müdürlükleri tarafından veriliyor. Bu kurumlar bu hizmetleri ekonomik, ekolojik ve sosyal politika hedefleri doğrultusunda bir denge gözeterek vermeye çalışıyor. Ancak bu konuda büyük zorluklar yaşıyorlar. Ülkemizde su hizmetlerinin bir kamu hizmeti olarak sürdürülebilir bir şekilde verilebilmesi için bu kurumların kurumsal altyapı, teknolojik imkan ve kabiliyet ve liyakatli personel olarak desteklenmesi gerekiyor. Bu anlamda gerek nehir havzası ölçeğinde, gerekse büyükşehir belediyelerinin su ve çevre sağlığı hizmetleri ölçeğinde su yönetiminin yeniden yapılanması gerekli” ifadelerini kullandı.

“NİHAİ AMACIMIZ BİR SU POLİTİKALARI ENSTİTÜSÜ OLMAK “
Su Politikaları Derneği’nin kendi alanında özgün çalışmalar yapan bir ihtisas kuruluşu olduğunu vurgulayan Yıldız yaptıkları çalışmaları ise şu sözlerle anlattı: “Su ve bağlantılı gıda, enerji ve çevre güvenliği konusunda bir düşünce merkezi olarak ulusal ve uluslararası alanda çalışmalar yapıyoruz. Nihai amacımız ise bir “Su Politikaları Enstitüsü” olmak. Suyun verimli kullanılması konusunda birçok rapor hazırladık. Özellikle ilköğretim ve lise seviyesinde suyun verimli kullanım bilincinin yaygınlaştırılması için çok sayıda konferanslar verdik. Birçok sivil toplum kuruluşunun daveti üzerine bu konudaki konferanslara katılıyoruz. Yazılı ve görsel basında toplumsal bilincin arttırılmasına yönelik açıklamalar yapıyoruz. Bu konuda STK ve üniversiteler tarafından hazırlanan projelerde partner olarak yer alıp katkı koyuyoruz. Kamu kurum ve kuruluşlarının düzenlediği çalıştay ve “Su Şurası” gibi etkinliklerine katılarak görüş ve önerilerimizi iletiyoruz.”

Kategoriler:Su, Su Yönetimi