Su Kaynakları

Topluma Su Temini Tarihsel ve Zor Bir İştir.

İlker Özel

İnş Müh.

DSİ Emekli Genel Md. Yrd.

SPD Üyesi

27 Ekim 2022

Yerleşik toplumlarda yerleşim yeri seçiminde en önemli unsurlarda biri emniyettir, sonra suyun önemi gelir.Onun için topluma  su temini tarihsel bir iş olup büyük önem taşır.

İlkçağda yerleşik hayata geçen  toplumun nüfusu, artınca liderin başkanlığında ak sakallılar toplanır, yeni lider tayin edilir, ve yeni grup toplumdan ayrılır. Ancak yeni lider önce yerleşim yerini seçecektir ve  yeni toplum çeşitli ritüellerle uğurlanır, yola koyulur.

Böyle bir yer için en uygun misal olan; uzun yıllar hizmet verdiğim kent, Diyarbakır’ı  örnekleyeceğim. Bu örneği de,   beraber çalıştığım Jeoloji yüksek mühendisi Mahfuz TUTŞİ bey verdi.

Yukarı Mezopotamya’da bir kent : Diyarbakır

Tarihi Diyarbakır kenti ,Yukarı Mezopotamya’da Dicle nehri tarafından ikiye bölünmüş yaklaşık beş yüz bin hektar alana sahip bir ovanın ortasında, Dicle Nehrinin sağ sahiline  kurulmuştur.

Dicle Sol sahil ovalarında; yüzeyde, kalınlığı yer yer bin metreyi aşan, az geçirimli-geçirimsiz kaya birimleri yer aldır. Bu alanda yeraltı suyu; yok denecek kadar az olup, az sayıda ufak debili kaynak şeklinde deşarj olur. Sondajlarla da bu alandan ancak yer yer 1- 3 lt/s su temini mümkündür.

Dicle Sağ sahilde ise az geçirimli-geçirimsiz birim kalınlığı 100-150 m ye kadar inmekte olup altında, basınçlı yeraltı suyu ihtiva eden geçirimli kireçtaşları, üstünde de ise bol suyu ihtiva eden, Karacadağ volkanizması ürünü bazaltlar bulunur. Kil ve tüf ara katkılı, kırıklı, çatlaklı, gözenekli olan bazalt biriminden, kentin  yerleşim alanında, sığ yeraltı suyu ve  çok sayıda kaynak şeklinde boşalım noktası oluşmuştur.

Sonuç: Karacadağ Volkanizması sayesinde;  Dicle Sağ Sahili, Dicle Sol Sahili gibi yarı kurak bir alan olmaktan kurtulmuş, yeraltı ve yerüstü suyu bol olan bir alana dönüşmüştür. Bu nedenle, Tarihi Diyarbakır kentinin önemli  varlık nedenlerinden birinin  Karacadağ Volkanizması ile oluşmuştur. 

Peki kent gelişti, belki büyük bir şehir oluştu. O zaman  ne olacak. Eskiden bu sorunun cevabı en hızlı şekilde ilave suyun temini idi. Mühendisler kalfalar ustalar görev alacaklar.  Kente başka yerlerden su getirilecek. Başka çaresi yoktu.

Istanbul’un  su kemerleri

İstanbul’un su sıkıntısını Kanuni, KOCA SİNAN ’a görev vererek halletmedi mi? Ayrıca Bizans zamanında düşmanlarca uzun süren kuşatmalarda su güvenliği için sarnıçlar yapılmıştı.  Bu sarnıçlar hem uzun süreli kuşatmalarda, hem de su kıtlığına karşı kullanıldı. Buna ek olarak görevli memurlar ve çok geniş yetkiye sahip korumalar bu sarnıçların başında görev yapmakta idi.

ROMA’nın SU YOLLARI

Romalıların yol yapım teknikleri gibi su getirme teknikleri de harikadır. Roma Medeniyeti su getirme konularında da çok ileri tekniklere ulaşmışlardı. Çok uzaklardan kentlere su getirmişlerdir.

Patara el yapımı basınca dayanıklı topraktan pişmiş künk ve taştan oyma büzler

Ürdün’ün  PETRA ANTİK KENTİ ne Romalılar cok uzaklardan su getirmişlerdir

Bu tarihsel süreçte  Ortaçağda  geliştirilen yeni teknikler ile sadece yüksekteki kaynaktan değil, alçak kotlardan yüksek kotlara su temini imkanını da ortaya çıkmıştır.        

Tunusta Romalılardan kalma akedük

HAVA -GÜNEŞ VE SU

Olmazsa Olmaz üç şey. Hava ve güneş her yerde var. Ama ya  su.Dünya yüzeyine eşitsiz dağılmış bir doğal kaynak. Bölgesel olarak sonlu ve kısıtlı bir kaynak. Önemi de gitgide artıyor.  Bu nedenle: Eğer gelecekte içme ve kullanma suyu sarnıçlarına, su depolarına kilit vurulsun istemiyorsak, su kaynaklarımızı şimdiden çok iyi korumamız ve çok verimli kullanmamız kaçınılmaz bir görev gibi görünmektedir.

İstanbul su kemerleri

DATÇA  ve İstanbul YEREBETAN sarnıçları

Merak ediyorum: Kızılderili atasözlerine giren, geçmişte kraliyet korumasında olan ,”Sular gibi alçak gez rıfat bulursun gönül” dizeleri ile anılan SU,  bu yüzyılda neden bukadar sahipsiz?

Halbuki, hızlı nüfus artışı, meteoroljik kuraklıkla kişi başına düşen ortalama su miktarındaki azalma en büyük uyarıdır. En azından buna dikkat etmemiz gerekir.

SONUÇ OLARAK: Atalarımızın özenle dağları da çağları da delerek  getirdiği bu son derece kıymetli varlığı korumak ve verimli  kullanmanın şart   olduğunu söylemek, hatta ısrarla söylemek görevimizdir.

İlker Özel

İnş Müh.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.