
SPD’den MADEN ATIK BARAJLARI KONUSUNDA Teknik Açıklama
MADEN ATIK BARAJLARININ PROJE ,İNŞAAT VE İŞLETME DENETİMİ’Nİ DSİ Genel Müdürlüğü YAPMALIDIR.
6 12 2021
Giresun Şebinkarahisar’da, 16 gün önce bir madencilik şirketinin ikinci atık barajındaki iç setinde oluşan çökme nedeniyle kimyasal atıklar, Darabul Deresi ile taşınarak Kılıçkaya Barajı’na kadar ulaşıp büyük bir çevre felaketi oluşturmuştur.Madencilik şirketinin kurşun-çinko işletmesine ait Şebinkarahisar-Suşehri yolu üzerindeki tesisinin 3 tane atık barajından ikincisinde yapılan yenileme çalışması sırasında istinat duvarının çökmesiyle birinci atık barajına akan malzeme taşarak, Darabul Deresi’ne ve Kılıçkaya barajına ulaşmıştır. Sonuç olarak kurşun-çinko flatasyon tesisindeki ağır metal içerikli malzemenin dereye toprağa ve baraja akması çevresel bir sorun oluşturmuştur”

Atık Barajları
Atık barajlarının yer seçimi çok önemli olup bu seçimde topografya, yerleşim yerleri, su kaynakları, zirai üretim alanlarına yakınlık gibi faktörler göz önüne alınmalıdır. Ayrıca iklim, hidroloji, hidrojeoloji, jeoloji, sismik aktiviteler, zemin, sosyo ekonomik yapı, ekolojik faktörler ve mülkiyet durumu gibi birtakım parametrelerin de dikkate alınması gereklidir.
Ancak bu barajlar genellikle cevher hazırlama tesisine yakın seçilmeye çalışıldığından bu faktörlerin çoğu zaman ihmal edildiği görülmektedir.
Ayrıca bu barajlarda tüm baraj alanının geçirimsiz bir tabakayla kaplanması,barajdaki suyun tekrar kullanımı ve atıkların susuzlaştırılarak bu baraja atılması gibi tedbirler ilave yatırım ve işletme maliyetler getirdiği için uygulanmamaktadır.
Su kirliliği, toprak kirliliği kontrolü yönetmelikleri bu konuyla ilgili olmasına rağmen katı atıkların kontrolü yönetmeliğinde, maden atıklarının bertarafıyla ilgili herhangi bir hüküm ya da yaptırım mevcut değildir.Tehlikeli atıkların kontrolü yönetmeliğinde ise maden için ayrı bir mevzuat hazırlanmalıdır denmekte ancak bununla ilgili bir mevzuat bulunmamaktadır
En son 2010’da çıkan madencilik faaliyetleriyle ilgili bozulan arazilerin doğaya kazandırılması yönetmeliğinde ise, bu konuya dolaylı bir şekilde değinilmekte ve tüm arazinin fiziksel, kimyasal duyarlılığı düşünülerek arazinin terk edilmesi gerektiği ifade edilmektedir.
Ülkemizde halen çok sayıda cevher hazırlama tesislerine ait atık barajları bulunmakta ve bunların sayıları da artmaktadır. Ancak buna rağmen bu konuda projelendirme safhasından inşaat kontrol ve işletme kontrolü işlemlerine kadar ciddi boşluklar bulunmaktadır.

Öncelikle ÇED Yönetmeliği dahil proje ve inşaat şartnameleri ve denetim koşulları tekrar gözden geçirilmeli ve gelişmeler dikkate alınarak yeniden hazırlanmalıdır.
Bu tesislerde genellikle bilgisizlik ,ihmal ve maliyetten kaçınma gibi nedenlerle ortaya çıkan felaketler doğal çevre ve tüm canlılar için yaşamsal önem taşıyan uzun süreli sorunlara neden olmaktadır. Bu nedenle bu tesislerin projelendirilmesinde ve inşaat , işletme ve denetim süreçlerinde uzman kişilerin görev alması ve özel bir kontrol sistemi uygulanması gereklidir.
Ayrıca işletmedeki tüm atık barajları gözden geçirilmeli, iyileştirme ihtiyacı olanlar belirlenmeli ve denetim altında iyileştirilmeli , ömrünü tamamlamış olanlar ise kapatılmalıdır.
Saygılarımızla
Dursun Yıldız
Başkan
Kategoriler:Çevre Güvenliği