28 Mayıs 2017

26 Mayıs 2017 tarihinde Su Politikaları Derneğinde  İnteraktif Yuvarlak Masa Konferanslarından biri daha düzenlendi. KKTC’nin  önceki Türkiye büyükelçisi ve Başkent Üniversitesi Öğretim Görevlisi Ahmet Zeki Bulunç tarafından verilen bu Yuvarlak Masa Konferansına SPD üyeleri Emekli Büyükelçiler ,Ukrayna Büyükelçiliğinden Emir Rüstemov katıldı.

Konferansın başlangıcında Sn Büyükelçi (E) Ahmet Zeki Bulunç’a ve konferansa katılanlara hoşgeldiniz diyen Başkan Dursun Yıldız konferans açılış konuşması için sözü Hidropolitik Akademi Kurucu üyesi Büyükelçi M.Nuri Yıldırım’a verdi.

Sn Nuri Yıldırım Doğu Akdeniz’deki jeopolitik önemin hiç durmadan arttığını belirterek bugün buradaki konferansta bu önemdeki artışın ekonomik ve jeostratejik boyutlarının detaylı bir şekilde ele alınacağını söyledi. Sn Dr. Bulunç’un bu konuda aktaracaklarının Doğu Akdeniz ve Ortadoğu nun geleceğinde hangi güçlerin etkili olacağını da ortaya koyacağını ifade etti.

Aktif görevde iken  Kıbrısla ilgili olarak yaşadığı  iki anekdotu da aktaran Büyükelçi Yıldırım(E)  daha sonra kendisine katıldığı için teşekkür ederek sözü  sn Dr. Bulunç’a bıraktı.

Dr. Ahmet Zeki Bulunç tarafından verilen konferans boyunca yuvarlak masa etrafındaki katılımcılar sık sık soru görüş ve yorumlarıyla konferansa katkıda bulundular. Interaktif bir şekilde gelişen konferans  soru-cevap  görüş ve önerilerle 90 dakika sürdü. Konferansın sonunda değerlendirme bölümünde katılımcılar ve Dr.Bulunç Kıbrıs ve Doğu Akdenizin artan jeopolitik öneminin ve Kıbrıs’ın önemindeki artışın değerlendirmesini yaptılar .

Konferansta önce Doğu Akdeniz bölgesini  coğrafi olarak tanımlayan Dr. Bulunç daha sonra 2. Dünya savaşından sonra bölgeye artan ilgiden söz etti. Halen bölgede yüzlerce savaş gemisinin bulunduğunu da ifade eden Dr.Bulunç Doğu Akdeniz ve dolayısıyla Kıbrıs Adasında KKTC’nin artan jeopolitik öneminden söz etti.

Bölgedeki petrol ve doğalgaz kaynaklarının çok önceden beri bilindiğini söyleyen ancak konjonktür gereği çıkartılmasına yeni başlandığını belirten Dr Bulunç Doğu Akdeniz’in önemini arttıran baskın etkenin bu olmadığını ileri sürdü.

Doğu Akdeniz’in  önemindeki  artışın Hidrokarbon kaynaklarının bulunuşundan daha fazla bölgeye Rusya’nın ilgisinin ve ilişkisinin artmasıyla artan jeopolitik öneminden geldiğini belirtti.

Dr. Bulunç Rusya’nın ekonomik ve stratejik olarak GKRY ile ilişki içinde olduğunu ve Ortadoğu’daki iç karışıklıklardan yararlanarak özellikle Suriye ye yerleştiğini belirtti. Bu durumun Karadeniz’deki Kırım ilhakı ile birlikte ele alındığında  Rusya için çok önemli stratejik bir hamle olduğunu ifade eden Dr. Bujlunç bu gelişmelerin ABD ve AB’yi rahatsız ettiğini söyledi. Bu gelişmeler ışığında son dönemde ABD’nin Kıbrıs’ta çözüm üzerine arttırdığı çabaların arkasında Kıbrıs’ta yeni bir oluşum sağlayıp bu ülkeyi NATO üyesi yapma planı olduğunu da sözlerine ekledi.

İsrail-GKRY ve Yunanistan üçlüsü ile GKRY- Mısır ve Yunanistan’ın son dönemde ilişkilerinin arttığına dikkat çeken Dr. Bulunç Doğu Akdeniz’de bu ülkeler tarafından yapılan anlaşmalarla çizilen  Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) sınırlarının kabul edilemez olduğunu belirtti.

Bu oldu bittinin kabul edilmesi  ve  Meis adasının MEB sınırlarının büyük kara parçaları sınırı gibi çizilmesi sonrasında    Türkiye’nin  Doğu Akdeniz bağlantısının kesileceğini ve çok dar bir alana sıkıştırılacağını ifade eden Dr. Bulunç bu birçok açıdan Doğu Akdeniz’deki gerilimin artması ve stabilitenin bozulması anlamına gelir dedi.

Doğu Akdeniz’de ekonomik olarak varlığı ispat edilen Doğalgaz rezervlerinin büyüklüğü konusunda farklı değerlendirmeler olduğunu da söyleyen Dr. Bulunç KKTCve Türkiye arasındaki bölgede ekonomik doğalgaz rezervleri bulunduğuna dair bilimsel açıklamalardan da söz etti.

Dr. Bulunç’un açıklamaları  süresince interaktif yuvarlak masa katılımcıları sık sık sözü geçen konular üzerine soru, görüş ve önerilerini açıkladılar ve konunun daha detaylı bir şekilde açıklanmasına katkıda bulundular

GKRY’nin Annan Planını red etmesinde Rusya’nın etkili olduğunu belirten Dr. Bulun. Rusya’nın Kıbrıs adası için ABD ‘nin planına karşı ataklarını hızlandırdığını söyledi.Kıbrıs adası için Rusya’nın kabul etmediği bir çözümün kesinlikle uygulama alanı bulamayacağını belirten Dr. Bulunç  Suriye’deki iç savaşın Rusya’nın bu politikasındaki elini daha da güçlendirmiştir dedi.

Doğu Akdeniz’deki hızlı değişimin dinamiklerinden en önemlisinin  bölgenin jeopolitik öneminin arttırdığı dinamik olduğunu belirten Dr Bulunç, bölgede hidrokarbon kaynaklarının bulunması bu önemin artmasına katkıda bulunmuştur. Bölgede dominant olan dinamik Doğu Akdenizin ve dolayısıyla Kıbrıs Adası ve KKTC’nin jeopolitik öneminin artmasının oluşturduğu dinamiktir. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki bu hızlı gelişmeleri iyi okuyarak KKTC’nin geleceği için yapılan olumsuz planları bozması gerektiğinden söz eden Dr Bulunç bir soru üzerine İngiltere’nin  Kıbrıs adasının %3 üne anlaşmalarla sahip olduğunu bunun çok önemli stratejik bir avantaj olarak sadece İngiltere’ye yaradığını söyledi. AB üyesi olduğu dönemde İngiltere’nin bu üslerini AB’ye açmadığını belirten Dr. Bulunç Kıbrıs Adasının jeostratejik üstünlüğünün kalmadığını iddia edenlerin adadaki üslerine  daha fazla sahip çıkmaya başladıklarını belirtti.

İngiltere’nin sahip olduğu toprakların  Doğu Akdeniz’de MEB alanı yaratarak İngiltere’ye doğalgaz çıkartma imkanı tanıyıp tanımayacağı sorusuna bu konuda bir makalenin var olduğunu ancak konunun tartışmalı bir konu olarak belirsizliğini sürdürdüğünü ifade etti.

Konferansında KKTC’nin geleceği ile ilgili GKRY ‘ince önerilen haritalardan da söz eden Dr Bulunç bu haritaların  kabul edilmesi durumunda Kıbrıs Türk toplumunun çok küçük bir alana sıkışacağını belirtti. GKRY’nin Karpas burnunu talep etmesinin en önemli nedeninin jeostratejik bir bölgenin  kontrolü ve  MEB sınırlarını genişletme isteği olarak tanımlayan Dr. Bulunç bunun mümkün olmayacağını söyledi.

Doğu Akdeniz’in artan jeostratejik önemi ve ispat edilen  doğalgaz kaynaklarının bölgedeki gelişmeleri hızlandıracağını söyleyen Dr. Bulunç bu bölgeyi kontrol etmek isteyenlerin Kıbrıs adası ve KKTC üzerindeki planlarını ilgili kesimlere kabul ettirmeye çalışacaklarını söyledi.

Buna karşı çok dikkatli olunması gerektiğini belirten Dr. Bulunç Kıbrıs Adası üzerine yapılan  planların ana eksenini  bölgenin artan jeopolitik önemi nedeniyle bölgedeki hegemonyalarını arttırma amacı oluşturmaktadır dedi.

Konferansı boyunca toplantıya katılanlardan gelen soru ve değerlendirmeler üzerinde de açıklamalar yapan Dr. Bulunç bu süreç daha iyi anlatılması gereken bir süreçtir dedi.

Konferansın sonunda SPD Başkanı Dursun Yıldız Sn Büyükelçi (E) Dr. Ahmet Zeki Bulunç’a bir teşekkür plaketi sundu. Daha sonra SPD kurucu üyesi Büyükelçi (E) M. Nuri Yıldırım da  Dr. Bulunç’a  1 hafta önce yayınlanan   Babil Kulesinde Buluşalım kitabını imzalayarak verdi.

HPA News